SUBÜ Denizcilik MYO ECDIS-RADAR, Köprüüstü ve GMDSS Simülatörleri için açılış töreni düzenlendi. SUBÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık MYO’nun kuruluş ve gelişiminde birçok kurum ve kişinin katkısı olduğunu vurgularken İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran ise MYO’nun fevkalede bir yapı ve donanıma sahip olduğunu ve ihtiyaç duyulan nitelikte çalışanlar yetiştireceğine inandığını ifade etti.

Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) Denizcilik Meslek Yüksekokulu ECDIS-RADAR, Köprüüstü ve GMDSS Simülatörleri düzenlenen törenle açıldı. SUBÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, Piri Reis Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nafiz Arıca, İMEAK Deniz Ticaret Odası Meclis Başkanı Başaran Bayrak, İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran, Kocaali Kaymakamı Haluk Koç, Kocaali Belediye Başkanı Ahmet Acar, İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyeleri, liman başkanları, akademisyenler, bürokratlar ve öğrenciler katıldı. Açılış töreninin hemen öncesinde ‘Sektörle Buluşma Günleri’ kapsamında Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran; denizcilik mesleği, sektör dinamiği ve eğitim evrenine ilişkin bilgi ve tecrübelerini paylaştı.

Sancak burcun en güzel tarafına dikildi
Programın açılış konuşmasını yapan SUBÜ Denizcilik MYO Müdürü Doç. Dr. Nuri Akkaş, “2020 yılında eğitim-öğretime başlayan okulumuz 4 programda 380 öğrenciye sahip. Program sayımızı kısa sürede 5’e çıkarmayı hedefliyoruz. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Denizcilik Genel Müdürlüğü, Deniz Ulaştırma ve İşletme Programımızı akredite etti. Böylece yetkili denizcilik eğitimi veren kurumlar arasında girdik. Bu bağlamda simülatörlerin olması gerekiyordu. ECDIS-RADAR ve köprüüstü simülatörlerini kendi imkânlarımızla kurduk. GMDSS simülatörünün kurulmasını İMEAK Deniz Ticaret Odası üstlendi. Yerli bir firma olan Simsoft tarafından üretilen simülatörler ilk kez üniversitemizde yer aldı” diye konuştu. Denizcilik MYO’nun kuruluş hikâyesinin çok uzun ve sıkıntılarla dolu olduğunu kaydeden Kocaali Belediye Başkanı Ahmet Acar, “Neticede sancak burcun en güzel tarafına dikilerek bugünleri gördük. Bu MYO inanıyorum ki denizcilik sektörüne nitelikli insanlar kazandıracak. Böyle kaliteli bir eğitim müessesesinin ilçemizde olmasından mutluyum. MYO’nun bu hale gelmesinde birçok insanın katkısı vardır ancak rektör hocamız çözümsüz bir konuyu çözmek için çok büyük gayret sarf etti” dedi.

Çok büyük destekler oldu
Denizcilik MYO’nun 2010 yılında başlayan 2014 yılında akamete uğrayan ama SUBÜ’nün kurulmasıyla yeniden gündeme gelen bir hikâyesi olduğunu hatırlatan SUBÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, “Sonuçta Karadeniz’e kıyısı olan bir ilçede uygun bir okulu kurmuş olduk. İMEAK Deniz Ticaret Odası ve Piri Reis Üniversitesi’nden bu süreçte çok büyük destek aldık. Kısa süre içerisinde akredite olduk. Sürece katkı veren herkese teşekkür ediyorum. El birliği ve gönül birliği yaptık. Birçok insanın emeği var. Derneğin kurulması ve işlerin yürütülmesine katkı veren herkese teşekkür ediyorum. Laboratuvarların kurulmasına destek veren Deniz Kuvvetleri Komutanlığımıza, İMEAK Deniz Ticaret Odamıza, Sanayi ve Teknoloji Eski Bakan Yardımcımız Doç. Dr. Hasan Ali Çelik’e, milletvekilimiz Çiğdem Erdoğan Atabek’e ve Koop-İş Sendikası’na teşekkür ediyorum. Biz burada sektörle buluşma günleri de yapıyoruz. Aslında bugün bir sektörle buluşma günü gibi oldu çünkü işin ana unsurlarından birisi olan İMEAK Deniz Ticaret Odası burada.”

Atatürk’ün vasiyetine uygun bir açılış
10 Kasım’a yönelik bir mesajla konuşmasına başlayan İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran, “İstiklâl mücadelemizin başkomutanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü saygı, sevgi ve minnetle anıyorum. 57 yıllık kısa ömrünü ülkemizi muasır medeniyetler seviyesine çıkarmak için adadı. Kurduğu cumhuriyet büyüyerek gelişti ve bölgesi ile dünyanın en saygın devletleri arasında yer almayı başardı. O nedenle 10 Kasım bir matem günü değil, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anma ve anlama açısından önemli bir gündür. Atatürk gençlere olan güvenini her zaman dile getirmiştir. Atatürk’ün vasiyetini yerine getirmesine vesile olacak bir açılış yapıyoruz. SUBÜ Denizcilik MYO yeni bir okul. Denizcilik Genel Müdürlüğü tarafından yetkili denizcilik eğitimi veren kurumlar arasındaki yerini aldı ve yolculuk başladı. Bizim önceliğimiz Türk denizciliğinin geleceği olan gençlerin gereken eğitimi alması için gerekli desteği sağlamaktır. Bu kapsamda denizcilik eğitiminin niteliğinin artırılması için elimizden gelen imkânları sunuyoruz. SUBÜ’ye katkı sağlamaktan da büyük memnuniyet duyuyoruz” ifadelerini kullandı.

Hemen iş bulabileceğiniz bir meslek
Denizcilik MYO’nun lojistik açıdan kritik bir konumda bulunduğunu vurgulayan Kıran, “Çok kısa sürede ihtiyaç duyduğumuz nitelikli insanları yetişten bir okul haline geleceğine inanıyorum. Bu okulun kurulması da büyük bir cesaret örneği. Ülkemizdeki hemen hemen bütün denizcilik okullarını gezmiş birisi olarak söylüyorum ki fevkalade bir okul olmuş. İnşallah içini ve eğitimi daha da zenginleştireceğiz. Buradaki programlar mezun olduktan sonra ertesi gün iş bulunabilecek programlar. Türkiye’de insanlar çok önemli üniversitelerden mezun olmalarına rağmen ertesi gün iş bulmakta sıkıntı yaşayabiliyorlar. Ama bu sektör bambaşka ve tüm dünyaya açık bir sektör. Uzak yol ehliyetini de aldığınızda kolunuzdakine altın bilezik bile değil bambaşka bir şey denir. Önü çok açık bir okulda okuyorsunuz. Bugünkü rapora göre 35-36 bin deniz çalışanı açığı var ve bu açık artarak devam ediyor. Bu iş kolay değil zor bir iş. Öyle bir iş yeri ki ev ve çalışma ortamı aynı çatı altında. Aylarca o yapının içinde çalışıyorsunuz. Bununla birlikte çok güzel tarafları olan bir iş. İstediğiniz şehirde ya da istediğiniz ülkenin gemisinde çalışabilirsiniz. 4-5 yıl gibi kısa bir sürede dünyalığınızı yapabilirsiniz. Artık bu sektörde sadece denizde değil karada da büyük bir iş imkânı söz konusu” ifadelerini kullandı.

İşinizi en iyi şekilde yapmalısınız
Türklerin denizciliğe uzak bir millet olmadıklarını vurgulayan Kocaali Kaymakamı Haluk Koç, “Denizcilikte zaman zaman ileride, zaman zaman takipte olduğumuz dönemler oldu. Alamadığımız gemiler ve yapamadığımız gemiler sonucunda I. Dünya Savaşı’nda yenilgilerimiz oldu. Teknolojiyi üretmez ve imal etmezseniz aldığınız teknolojinin sadece tüketicisi olursunuz. Teknolojiyi kullanırken de bir yandan onu geliştirebilme yolları bulmamız gerekiyor. Gemi inşaatı mühendisi bir arkadaşım biz üniversitedeyken bitirme tezi olarak deniz simülasyonu yazıyordu. O da kullanılan tüm donanım ve yazılımın yabancı olduğunu söylemişti. Böyle bir durum teknolojinin sürükleneni ve mahkûmu haline getirir. Deniz çalışanı olarak işinizi en iyi şekilde yapmak zorundasınız. Böyle olduğunda Türkiye daha iyisini yapacaktır. Bulunduğunuz yerde kalırsanız çok başarılı olamazsınız. Yarınların bugünden daha iyi olacağı temennisindeyim. Bu simülatörler buna katkı verecek yatırımlardan.”